Biri Türk, biri Kürt, diğeri de Ermeni üç yoksul arkadaş bir yaz günü yaya yolculuğa çıkmışlar. Sıcak dayanılmaz iyiden iyiye susamışlar.
Etrafta su filan yok ama bağların da en olgun zamanı.
İki salkım üzüm yiyelim de ağzımız ıslansın, diye bir bağa girmişler..
...
Kaç paraysa veririz, diyerek başlamışlar yemeye.
Derken bağın sahibi gelmiş. Ne görsün... Üç kişi oturmuşlar üzümünü yiyorlar. Kan beynine fırlamış.
Birine bakmış, kıyafetinden Ermeni ve boynundaki Haç işaretinden hristiyan olduğu da belli.
Diğerine bakmış, konuşmasından,bozuk türkçesinden Kürt olduğunu anlamış. Üçüncüsü de bildiğin Türk.
Bağcı güçlü adam ama gözü üçüyle birden dalaşmayı yememiş...
Dönmüş Ermeniye:
Bak bu adam Türk, yesin malımı. Benim kanımdandır. Helali hoş olsun.
Bu da Kürttür ama din kardeşimdir. Sen niye yiyorsun benim üzümü mü? demiş.
Bu laf, sorumluluk yüklenmeyen, dert üstlenmeyen Türk'ün de Kürdün de hoşuna gitmiş. Adam, bir güzel dövmüş. Kıpırdayacak hal bırakmamış, yere uzatıvermiş.
Bağcı biraz sonra bizim Kürde dönmüş. Müslümansın da niye bağıma izinsiz giriyorsun. Bu adam benim kanımdan yediyse afiyet olsun, çünkü o Türktür. Kardeşimdir, diyerek bir güzel onu da dövmüş... onu da yere serivermiş.
Bu durum Türkün gururunu okşarken, adam Türke dönmüş bu sefer ve;
Tamam anladık Türk'sün, aynı kandanız,türküz, aynı dindeniz ama sahibi olmadan başkasının bağına girilir mi ulan? diyerek Türke de vurmaya başlamış.
Türk bir odun darbesiyle yere düşüp yuvarlanınca Kürte dönmüş can havliyle seslenmiş;
Biz, demiş aslında Ermeni'yi dövdürmeyecektik.
Maillerimden...
Etrafta su filan yok ama bağların da en olgun zamanı.
İki salkım üzüm yiyelim de ağzımız ıslansın, diye bir bağa girmişler..
...
Kaç paraysa veririz, diyerek başlamışlar yemeye.
Derken bağın sahibi gelmiş. Ne görsün... Üç kişi oturmuşlar üzümünü yiyorlar. Kan beynine fırlamış.
Birine bakmış, kıyafetinden Ermeni ve boynundaki Haç işaretinden hristiyan olduğu da belli.
Diğerine bakmış, konuşmasından,bozuk türkçesinden Kürt olduğunu anlamış. Üçüncüsü de bildiğin Türk.
Bağcı güçlü adam ama gözü üçüyle birden dalaşmayı yememiş...
Dönmüş Ermeniye:
Bak bu adam Türk, yesin malımı. Benim kanımdandır. Helali hoş olsun.
Bu da Kürttür ama din kardeşimdir. Sen niye yiyorsun benim üzümü mü? demiş.
Bu laf, sorumluluk yüklenmeyen, dert üstlenmeyen Türk'ün de Kürdün de hoşuna gitmiş. Adam, bir güzel dövmüş. Kıpırdayacak hal bırakmamış, yere uzatıvermiş.
Bağcı biraz sonra bizim Kürde dönmüş. Müslümansın da niye bağıma izinsiz giriyorsun. Bu adam benim kanımdan yediyse afiyet olsun, çünkü o Türktür. Kardeşimdir, diyerek bir güzel onu da dövmüş... onu da yere serivermiş.
Bu durum Türkün gururunu okşarken, adam Türke dönmüş bu sefer ve;
Tamam anladık Türk'sün, aynı kandanız,türküz, aynı dindeniz ama sahibi olmadan başkasının bağına girilir mi ulan? diyerek Türke de vurmaya başlamış.
Türk bir odun darbesiyle yere düşüp yuvarlanınca Kürte dönmüş can havliyle seslenmiş;
Biz, demiş aslında Ermeni'yi dövdürmeyecektik.
Maillerimden...