Filipinler'in güneyinde asker ve seçim görevlilerine pusu kuran komünist gerillaların 2'si asker 6 kişiyi öldürdüğü bildirildi.
Filipinler'in güneyinde asker ve seçim görevlilerine pusu kuran komünist gerillaların 2'si asker 6 kişiyi öldürdüğü bildirildi.
Katin’de (*) 20 bin Polonyalı subayın Sovyet yönetimi tarafından 1940 yılında kurşuna dizildiği ileri sürülüyor.
Bu iddia, Stalingrad’da Kızıl Ordu’ya yenilen Hitlerciler tarafından 1943’te ortaya atılmıştı.
İddiayı süsleyip püsleyen de faşist Almanya’nın Propaganda Bakanı Joseph Goebbels’di.
Ancak onlar rakamlarda daha insaflıydı, Stalin’in 12 bin Polonyalı subayı kurşuna dizdiğini ileri sürüyorlardı.
Amaçları, Stalingrad’la birlikte başedemeyeceklerini anladıkları Sovyetler Birliği’ni zor duruma düşürüp anti-faşist koalisyonu bozmak,
Polonyalıları da Sovyetlere karşı kışkırtmaktı.
Londra’daki Polonyalı milliyetçiler, anti-komünist ünlerine yakışır bir biçimde Goebbels propagandasının üzerine atladılar.
Almanların bulduğu mezarlıklarda incelemede bulunmak üzere, Gestapo kontrolünde uluslararası komisyonlar kuruldu.
Ancak Naziler bütün hazırlıklarına karşın inandırıcı olmakta zorlandılar.
Kısa süre sonra Sovyet Orduları mezarlıkların bulunduğu bölgeyi geri aldı ve Katin ormanlarında yeni araştırmalar yapıldı.
Polonyalı subayların Alman Gecko tabancalarla kurşuna dizildikleri anlaşılırken, öldürülme tarihlerinin de faşistlerin ileri sürdüğü gibi 1940 değil,
1941 sonbaharı olduğu ortaya çıktı.
Nurnberg mahkemelerinde bu bulgular Amerikalı, İngiliz hakimler tarafından da doğrulandı.
Dahası, Hitler’in ve Goebbels’in katliamın sorumluluğunu Sovyetlere atmak için verdiği talimatlar ortaya çıktı.
devamı
Katin katliamı üzerine alıntısını yaptığım bu makalenin tamamı mutlaka okunmalı...
Faşistlerin yalan ve hileleri asla komünizmin barış, kardeşlik, eşitlik ve özgürlük ilkelerine leke süremeyecektir.
Emperyalizmin insanları bölüp parçalama, kutuplara ayırma, sınıflandırma ve bu yapılanmalardan
nemalanma kurnazlığı asla komünizmin sınırsız ve sınıfsız bir dünya hayalini bozamayacaktır.
İnsanların bir mal gibi etiketlenmesi ve bu etiketler vasıtasıyla birbirine düşman edilmesi, hatta savaşa sürüklenmesi,
komünizmin barışçı, eşitlikçi ve paylaşımcı yapısı karşısında her daim su yüzüne çıkacaktır.
Faşizmin ortaya attığı yalanlarla aldatılanlar, mutlaka gerçekleri öğreneceklerdir.
Ve komünizmin bir hikaye olmadığı, dünya insanının barış ve mutlu bir şekilde yaşayacağı tek dünya düzeni olduğu,
her faşist, emperyalist saldırılar, savaşlar karşısında bir kez bir kez daha anlaşılacaktır.
biz stalinide biliyoruzKomünist düşünceye sahip olan bir insanı toplumsal yaşamın dışına iterseniz,
devletin imkanlarından muaf tutarsanız, kısacası ona yaşam hakkı tanımazsanız,
elbette o da sizin gibi düşünecek ve size karşı cephe alacaktır.
Ve sizin ona ettiklerinizin hesabını soracaktır elbet.
Neden acaba her gün onlarca insan öldüren kapitalist yaşam hiç sorgulanmaz.
Bir savaş çıkarır, milyonlarca insan öldürür ama kimse kapitalizme karşı cephe almaz.
Ayrıca bu da ilginç bir durum…
Neden acaba?