EBEDİ BİR GÜNÜN ŞAFAĞI
Hadi kalk artık binyıllık uykundan, bak Ebedi bir Günün şafağı söküyor,
Gün senin, Yaşam senin, Aşk senin
Dileyebileceğin ve düşleyebileceğin her şey, ama her şey senin
Hadi bırak sana ait olmayanı, bak içindeki hazine senin
Öğretilenleri korkusuzca yeniden tanımla, cesaret yüreğinden çekip gitmeden
Sevgiyi ve seveni aziz tut, henüz ayrılıklar gelip kapını çalmadan
Aş dünyayı; kuralları, sınırları, beni, seni, değirmen seni de öğütmeden
Seyreyle dünyanın bin bir güzelliğini, havasını suyunu çiçeğini, gökler yere inmeden, kıtalar birbirine karışmadan
Özgürce gez dolaş yeryüzünde, ayaklarında derman kalmadan
Söyle dağa taşa ve insana sevgini, dil lal olup susmadan
Doldur yüreğini aşkla, dünyanın acı ve kederi yüreğine doluşmadan
Paylaş, paylaşabildiğin her güzelliği, bir gün gelip senden alınmadan
Vur kendini Yaşam Nehrinin akıntılarına, henüz kıyıda bir çalıya takılıp kalmadan
Gül gülebildiğince. Kahkahanla çınlasın Alemler, güller yüzünde solmadan
Söyle söylenecek ne varsa aşk ve sevgi adına, yaşam ve insanlık adına, henüz vakit geç olmadan
Kendini yaşa doyasıya bir şelalenin coşkusunda, baharın tazeliğinde çocuğun saflığında, bulutun hafifliğinde suyun duruluğunda.
Aşkla sevgiyle yaşa. İnsanlığa yar ol. Yaşama sevgili ol.
Efendi ol, henüz gören gözlerin, söyleyen dillerin, bir dünya bedenin varken
Ol.
Ol ki Kendin Ol.
Ol ki Yaşamın ta Kendisi ol.

Hadi kalk artık binyıllık uykundan, bak Ebedi bir Günün şafağı söküyor,
Gün senin, Yaşam senin, Aşk senin
Dileyebileceğin ve düşleyebileceğin her şey, ama her şey senin
Hadi bırak sana ait olmayanı, bak içindeki hazine senin
Öğretilenleri korkusuzca yeniden tanımla, cesaret yüreğinden çekip gitmeden
Sevgiyi ve seveni aziz tut, henüz ayrılıklar gelip kapını çalmadan
Aş dünyayı; kuralları, sınırları, beni, seni, değirmen seni de öğütmeden
Seyreyle dünyanın bin bir güzelliğini, havasını suyunu çiçeğini, gökler yere inmeden, kıtalar birbirine karışmadan
Özgürce gez dolaş yeryüzünde, ayaklarında derman kalmadan
Söyle dağa taşa ve insana sevgini, dil lal olup susmadan
Doldur yüreğini aşkla, dünyanın acı ve kederi yüreğine doluşmadan
Paylaş, paylaşabildiğin her güzelliği, bir gün gelip senden alınmadan
Vur kendini Yaşam Nehrinin akıntılarına, henüz kıyıda bir çalıya takılıp kalmadan
Gül gülebildiğince. Kahkahanla çınlasın Alemler, güller yüzünde solmadan
Söyle söylenecek ne varsa aşk ve sevgi adına, yaşam ve insanlık adına, henüz vakit geç olmadan
Kendini yaşa doyasıya bir şelalenin coşkusunda, baharın tazeliğinde çocuğun saflığında, bulutun hafifliğinde suyun duruluğunda.
Aşkla sevgiyle yaşa. İnsanlığa yar ol. Yaşama sevgili ol.
Efendi ol, henüz gören gözlerin, söyleyen dillerin, bir dünya bedenin varken
Ol.
Ol ki Kendin Ol.
Ol ki Yaşamın ta Kendisi ol.
