Arama sonuçlarınız

Boşuna çılgınlıkların boşuna bu dellenmelerin Haramdır sevmek günahtır sevilmek kimine Yüzün her neşelendiğinde kanayacaksın için için Küs kaderine ağla halineBakma sen güzelliğime ben kahır için varım Kutup yıdızları benzeri yakabildiğince serin Bilirsin hakkını vermek lazım aşkın...

Ta Sırata perçinli Altın bir gece gümüşten gülüşler Akiklerden sızan meneviş parıltısında masmavi ortalık Ne sabah ne akşam yarından yok bir haber Tel tel ışıkları ele geliyor alacakaranlık Başım dumanlı öyle hoş öyle beter Islak yalımları bir durgun bir titremekli Yakamoza...

ışığı bine böldükAşk bir rüya biz onu gördük Yıldırımları sevinçleri aynı anda çakan Topladık tüm ışıklarını bine böldük Gökkuşağı çağıltısında rengarenk vazgeçtik candanAkpaktı kabından her taşan, gerek yoktu şekile Hayalle gerçek arasında bir yol bulduk Ne kadar kehanet o kadar mucize...

Hava soğuktu Boğucuydu tipi uluyordu kış dallarda Geceden kalma ateş böcekleri gibiydim Özleminle yanıp sönen Çırıl çıplaktı duygularım İçim dışım ışıl ışılSeni aradım sisler arasında Sen yoktun Bir pişmanlığı sunacaktı nedense gözlerimiz Önce delice bir heyacan sevgiyi hüsranla tartan...

Kayıp dünyalar yalan hayatlar Arınmışım tüm gerçeklerden aşmışım gizi Bazen görünürde olurum nefeslenip tekrar Ne fena zavallı ruhum hala düşte zannediyor kendiniTad

Bana Dünyada senden başka sihirmi var Yokluğun siliyor varlığımı sinsi sinsi Alçalıyor gök yükseliyor yer aralanmakta uzaklar Ulaşıyor belleğime çakan bakışlarının moru yeşili Buralarda hıçkırıklardan daha uzundur kahkahalar Kara bahtım umursamıyor bunca külü dumanı...

İki alem bir hayatBir ana mahkum yıllar Geziniyorum mazide bir ileri iki geri Tam deminde özlem nöbette hatıralar Ne çare akibetidir kiminin kaderiDinlenmek yok öyle sırtını dayayıp ufka İki alem bir hayat mahşer benden sorulur Yaşadıklarımda duyduklarımda uymuyor hiç bir akıla kor olur...

Duyuyorum gözlerinin söylediklerini, Kapanan göz kapaklarında çığlıklar içinde, Söyleyemediklerinde var Her bir zerresinde bedenimin, Gelen bir ağıt, gelen bir yakarış Çok ama çok uzaklardan.Her şiirin bir doğum sancısı vardır acılı ve kutsal bunu sizin her satırınızdan duydum ve etkilendim,

Toprağa düşmeden neler yaşıyor insan tarifi şiirle biraz daha kolay.Yorumsuzda olmuyor.hoş geldiniz.

Aşk sevgi varsa hayat vargerisi düz bir çizgi.Teşekkürler üstad

Sende sevdin demek Pır pır eden bir yürekle Hatırlıyorumda boyun büküşlerimi iç çekerek Ah açmazdı güller tutuşurdu o tendeHer anımda başka bir ürperti Acımasızca kıydılar gönül tellerime Sessizlik sana tamamlamakla meşgul kendini Neylersin aşk bir nefeslik ara ölümetad

Duygular yanıltır bizi tüm hayaller gerçek görünür Gariptir oluş bozuluş dünyasının gizemi Nedendir bilinmez insan yaşarkende gömülürÖyleki en kışkırtıcısı en masumu Boşalmakta yüzler eriyor birbir Şüphe için hayat fazla allı pullu Gülücükler bazen solmadanda silinir.Tad

Harap gönüller dinlenmek için Aralar gök katlarını uzanırlar bulutlara Yitik efsaneleri andırır akibeti de kiminin Nasıl yutkunmasın ejderha girdaplarında halka halkaAzapta çilenin nabzı kanı çekiliyor kıyı kıyı Ondan garip Dünya ondan bir hoş Alem Ey günler dökün geri bütün...

Canım sen beni candan edeceksin İçe çekilen ah misali son nefeste Ötesindeyim çılgınlığın deliligin senin bildiğin Ipıslak kaldım işte kor ateşlerdeNe gerçek ne yalan anlamın senin Yaşıyorum gözlerinde dibe çekilişini boşluğun Sendedir mucizelerim azdı yine vehimlerin O gün bu gün...

Varlığım kuşkuluHer hatırlanışın ölüm,gülüm Bakışları yeşilden ela ,fidan boylu Hep Terettüdde hırıltısı inip çıkan göğsümün Soğudukça yakarmış meğer aşk vurgunuSeni kaybettim ama yenemedim korkusunu Çınlamakta vahı kulaklarımda ikna olmaz vedamızın Ben bana hala yabancıyım varlığım kuşkulu...

Boşluğa kök salanKır çiçeklerinin ömrü ne kadar kısa Renk ve kokularla esrarengiz bir dili konuşan Hicran birazcık daha ağu verse ne olur bana Varı yoğu uyuşturmadan kemiriyor zamanBen ne heyacanlar ne sevinçler gömdüm Toprağa düşmeden küflenip boşluğa kök salan Özlemle dolu içli kedere...

Ateşe tapınanların cennetiKirpiklerin ok olmuş seheri gölgeliyor güya Suya dik dik nazar etmesen har kesilir Bir bana bükülür leblerin oysa tutuşur gonca Acıma sen ateşe tapınanların cenneti cehennemdirİlginç,geçemedim bir geceyi edemedim sabahı Sana boyanır her şekil seni ışır kıpır kıpır...

Sis senin beyaz süsün Boğar geçer her nefes aldığım yeri Sensizde seninleyim sürüyor zulmün Boşuna çekilmiş dara şu Mansur dedikleriAğlar gibi bir yankı gül dalında koparılma Delip geçiyor insanı sitemleri Boğdu boğacak hatıralar kanıyor şuursuzca Basmasam eğer üzerlerine korla karışık...