selam ederim;
haklısınız ister istemez konu tartışmaya dönebilecek hususdur. her nekadar anlaşmazlıklar olsada insan sevdiğine kötü söz yada suçlama yapıldığında hak için mücadele etmeli. konuyla hiç alakası olmayan bir başka kimse bu suçlamaları okuduğunda aynı fikre kapılabilir. karşı tarafı inandırmak değil mesele. oradaki yanlışı düzeltmektir benim amacım. susarsak bu suçlamalara cevap vermez anlatmazsak bahçede gezen gülleri kırıp geçen insanlardan farkımız kalmaz biz o güllere su veren kişiler olmalıyız, mademki inanıyoruz bunu icraya dökmemiz gerekir. unutmayalımki o bahçeden gelip geçen yolcu olduğunu bilenle o bahçeye sahip olduğunu zanneden arasında büyük bir hoşgörü farkı vardır. inananlar daha fazla hoşgörü ve anlayışla bu işin üstesinden gelebilirdi bunca zamandır. malesef nasılsa ulu Allah hesabını soracak diye susmak bu tür ithamların çoğalmasına sebep olmuş önemli meseleleri önemsizmiş gibi görünmeye sevk etmiştir. önemli olan kader ve adalet gibi konularda inanmak değildir. onu icra etmektir. iman sadece inanmak inanmamak meselesi değildir, inandığın şeyi hakkı ile icra edebilmektir. icrası olmayan hiçbir düşünce başarıya ulaşmamıştır. mevzu din değildir tek başına, Allah ile kul arasında deyip yanlışlıkları görmezden gelemeyiz. karşı tarafı ikna etmek yerine doğrusunu ortaya koyup insanları muhakeme ve düşünceye davet etmek görevdir insana. bundan sonrası cenabı Allah'ın taktiridir.
dediğiniz gibi erdem susmak olsaydı ,sevgili peygamber onca zaman ebu cehiller ile mücadeleye girmez savaşlar olmazdı. mücadele edeceğiz o doğru ve adaletin hakkı için susmayacağız. öğreteceğiz sabır ile tevekkül ile kırmadan bozmadan yıkmadan, hikayelerle değil gerçeklerle günümüze yakışan bir dilde son nefesimize kadar her alanda mücadele edeceğiz.