paganizm esas olarak panteizm e giren inançlar arasındadır ancak bu pek bilinmez. ayrıca (bkz: tasavvuf) (bkz: taoizm)
paganizmin temelinde doğa ana dediğimiz varlığı tanrı olarak kabul etmek vardır. yani doğa evren - tanrının kendisidir. en eski ve en ilkel din olduğundan o dönemin sosyolojik koşullarıyla (bkz: anaerkil) birlikte doğaya ana gözüyle bakılmış (bkz: doğurganlık) ve tanrıça sıfatı verilmiştir. insanoğlu, paganizm e göre doğadan üstün değil sadece doğanın bir parçasıdır. semavi dinlerde olduğu gibi doğa insanoğluna sunulan bir meta değildir. insanlar doğayla uyum içersinde yaşamalıdır. onu korumalı ve yüceltmelidir. insan öldüğünde ruhu doğaya döncek ve ya bütünün tamamen bir parçası olcak çevremizi doldurcak ve ya da her hangi bir varlıkta tekrar vuku bulabilecektir. bu nedenle reankarnasyon inancınıda barındırdığı görülür. en basitinden örnek vermek gerekirse; kuzey - doğu pagan kavimlerinde ölen savaşının ruhunun bir at olarak tekrar doğup savaşlarda deneyimsiz askerlere yardım edeceği yönünde ki inanç vardır.
ayrıca tamamen hoşgörü vardır paganizmde. onlar için vicdanınızın yani doğanın size vermiş olduğu iyi ruhun sözünü dinlediğiniz sürece tanrıya ne isim verdiğinizin bir önemi yoktur. orta asyaya doğru gidildikçe şamanizme doğru kayar ki zaten şamanizmle paganizm nerdeyse tamamen aynıdır. türklerinde ilk dini şamanizmdir zaten. islamlaştıktan sonra ise anadolu erenleri yani aydınları(taptuk emre pir sultan vb.) islamın asla türklüğe uymayacağını görerek şamanizmle islamı birleştirme yoluna giderler ve tasavvuf böyle ortaya çıkar. bu nedenle paganizm-şamanizm tasavvuf ve zen inançları nerdeyse aynıdır. özünde pan dinleridir. ancak bu apayrı bir konu o nedenle burda değinmicem.
paganizmin yok oluşu roma zamanıyla başlar. roma dağılma dönemine girerken ülkeyi bir arada tutucak bir olgu aramaktadır. ırk bütünlüğü olamayacağından din bütünlüğünü tercih eder ki zira halklar ırk ve din ile çok kolay yönetilmişler ve hala yönetilmektedirler. tek bir din altında birleştirmek romayı kurtaracak düşüncesi oluşmuştur kısaca. ardından o dönemin yöneticileri romanın bünyesinde bulunan bütün dinleri ele alırlar ve bu günkü istanbulda yani costantinapolisde senatörler imoaratorla birlikte toplanarak bir çok dinden bir şeyler(özellikle ibadetler)(paganizmden de katılır)(bkz: mezar taşı)(bkz: cadılar bayramı)(vesaire) de katarak bu günkü hristiyanlığı yaratır. romanın dininin bu olmasına karar verilir. hristiyanlığın seçilmesinin en büyük nedeni de hristiyanlığın çok hızlı bi şekilde doğu da gelişmesidir. bununda nedeni aslında yahuda nüfusunun artış hızıdır. bu günkü israili oluşturan kimseler yani.
ardından roma hristiyanlığı tüm ülkeye yayar ve romalı olmak ile hristiyan olmak nerdeyse aynı kavramdır. roma milliyetçiliği hristiyanlık üzerinde dönmeye başlar. bu nedenle roma hristiyan olmayan her kesi barbar ilan ederek onlara saldırır. bünyesinde bulunan kavimler hristiyanlaşmak istemezler. celtler norweçliler iskandinavlar galyalılar gothlar gibi.. roma onlara saldırıp istila ederek zorla ve işkencelerle hristiyanlığı dikte eder. romanın temel amacı kültürlerini asimile edip onları romanın bir parçası haline getirmektir. (ki zira norweç black metalcileri milliyetçi görüşleriyle bu tarihi nedenlerden ötürü hristiyanlık karşıtı ve ya pagandırlar) nerdeyse bunu tamamen başaracakken biz geliriz hun türkleri olarak doğudan ve ortalığıda baya bi dağıtırız:Cachondon: ne roma kalır ne de o barbar kavimler. bir çoğu bizden kaçarak roma sınıflarına içlerine kadar girer ve orda kendi özerk devletlerini kurarlar. avrupa bu olayla şekillenecektir. gothlar vizigothlar celtler galyalılar saksonlar iskandinavlar.. bu günkü ispanya fransa almanya ingiltereyi kuracaklardır. ancak bu kavimler avrupa tek tek özerk ülke statüsünü kazanırken ve roma dağılırken yinede roma ve hristiyan kültürünün etkisi devam etmektedir ve bu kavimlerde kendi benlik ve kültürlerini kaybetmişlerdir. zira en basit örneğiyle almanya ilk kurulduğunda kutsal roma germen şeklinde bir isim almıştır.
paganlığını koruyabilen en kuzeyde ki kavimler ve britanya topraklarında ki celtler kalmıştır ancak celt toplumu da yavaş yavaş hristiyanlaşmaktadır. zira zaten biz hun türklerinden ölesiye korkarak kaçan ve hatta bu uğurda denizi bile geçip britania adasına çıkan saksonların saldırılarıyla yıpranıp nihayetinde sakson egemenliğine girdiğine tamamen hristiyan olur celt toplumuda..
günümüze gelirsek. düşünüyorum da eğer ki panteizm felsefesinde ki dinleri - inançları benimseydi insanlar bu gün ne savaşlar olurdu ne küresel ısınma ne de benzeri şeyler. bu gün ütopya olarak tanımlayabileceğimiz bir topluluk oluşturmuş olurduk.
paganizm hakkında başka başka bilgi vermek gerekirse: gerçek bir hoşgörü diniydi. eski çağlarda; paganlar, kendilerinden olmayanı kötü görmez, kesip biçmeye kalkmazlardı. felsefeleri gereği de doğayla bir bütün oluşturmaya çalışır, ona zarar vermezlerdi. ayrıca kadın-erkek eşitliğinin dünya tarihinde doruk noktasına ulaşmasını sağlamış bir inanç sistemiydi. kadınlar, erkeklerle beraber savaşa giderler, toplumun her alanını erkeklerle paylaşırlardı ki zira şamanizmde de bu böyleydi. türklerdeki hakan - hatun olgusu burdan gelmektedir.
ne zaman ki salvation religions (kurtuluş dinleri: tek tanrılı dinler) denilen dinler piyasaya çıktı, dünya düzeni gittikçe kötüleşti. paganların kurduğu hoşgörülü toplum tarihe karıştı. insanlar, tanrı adına(!) farklı inançlarından dolayı kesilmeye, işkence görmeye, vahşice katledilmeye başlandı.
kadın, ikinci sınıf insan oldu. kadınlar toplumda ezilmeye, eve kapatılmaya başlandı. bu sadece islam için değil hristiyanlık ve museviliktede böyle olmuştu. kızıl saçı olan kadınlar, türlü otlarla ilaç yapan kadınlar, cadı oldukları gerekçesiyle öldürüldü. kuzey avrupada özellikle katliamlar yaşandı.
paganların dünya'ya verdikleri önem, paganlarla birlikte yok oldu gitti. insanoğlu, varlığı bile kanıtlanmamış bir cennet hayaliyle yaşar oldu. dünyayı, korunması gereken kutsal bir güzellik olarak değil, cennete gidiş bileti alabilmek için denendikleri, sınav edildikleri, içindeki bütün canlılarla beraber onların hizmetine sunulmuş ucuz bir kütle olarak görmeye başladılar. insanlar kendilerini dünyadaki canlılardan üstün görmeye başladılar. en basitinden bir örnek: Bingölde ayıya taş ve sopayla işkence
insanlar tanrıları uğruna ölmek için can atar oldu. büyük ordular kurdular ve aralarında hiçbir fark olmayan, sadece ismi farklı olan tanrıları için yüzyıllarca birbirlerini acımadan öldürdüler ve hala öldürmeye devam ediyorlar.
bugün paganların sayısı, tek tanrılı dinlere inanan insanların sayısından kıyaslanamayacak derecede azalmışsa, bu; dünyanın ne kadar kötüye gittiğinin bir kanıtıdır.
paganizmin temelinde doğa ana dediğimiz varlığı tanrı olarak kabul etmek vardır. yani doğa evren - tanrının kendisidir. en eski ve en ilkel din olduğundan o dönemin sosyolojik koşullarıyla (bkz: anaerkil) birlikte doğaya ana gözüyle bakılmış (bkz: doğurganlık) ve tanrıça sıfatı verilmiştir. insanoğlu, paganizm e göre doğadan üstün değil sadece doğanın bir parçasıdır. semavi dinlerde olduğu gibi doğa insanoğluna sunulan bir meta değildir. insanlar doğayla uyum içersinde yaşamalıdır. onu korumalı ve yüceltmelidir. insan öldüğünde ruhu doğaya döncek ve ya bütünün tamamen bir parçası olcak çevremizi doldurcak ve ya da her hangi bir varlıkta tekrar vuku bulabilecektir. bu nedenle reankarnasyon inancınıda barındırdığı görülür. en basitinden örnek vermek gerekirse; kuzey - doğu pagan kavimlerinde ölen savaşının ruhunun bir at olarak tekrar doğup savaşlarda deneyimsiz askerlere yardım edeceği yönünde ki inanç vardır.
ayrıca tamamen hoşgörü vardır paganizmde. onlar için vicdanınızın yani doğanın size vermiş olduğu iyi ruhun sözünü dinlediğiniz sürece tanrıya ne isim verdiğinizin bir önemi yoktur. orta asyaya doğru gidildikçe şamanizme doğru kayar ki zaten şamanizmle paganizm nerdeyse tamamen aynıdır. türklerinde ilk dini şamanizmdir zaten. islamlaştıktan sonra ise anadolu erenleri yani aydınları(taptuk emre pir sultan vb.) islamın asla türklüğe uymayacağını görerek şamanizmle islamı birleştirme yoluna giderler ve tasavvuf böyle ortaya çıkar. bu nedenle paganizm-şamanizm tasavvuf ve zen inançları nerdeyse aynıdır. özünde pan dinleridir. ancak bu apayrı bir konu o nedenle burda değinmicem.
paganizmin yok oluşu roma zamanıyla başlar. roma dağılma dönemine girerken ülkeyi bir arada tutucak bir olgu aramaktadır. ırk bütünlüğü olamayacağından din bütünlüğünü tercih eder ki zira halklar ırk ve din ile çok kolay yönetilmişler ve hala yönetilmektedirler. tek bir din altında birleştirmek romayı kurtaracak düşüncesi oluşmuştur kısaca. ardından o dönemin yöneticileri romanın bünyesinde bulunan bütün dinleri ele alırlar ve bu günkü istanbulda yani costantinapolisde senatörler imoaratorla birlikte toplanarak bir çok dinden bir şeyler(özellikle ibadetler)(paganizmden de katılır)(bkz: mezar taşı)(bkz: cadılar bayramı)(vesaire) de katarak bu günkü hristiyanlığı yaratır. romanın dininin bu olmasına karar verilir. hristiyanlığın seçilmesinin en büyük nedeni de hristiyanlığın çok hızlı bi şekilde doğu da gelişmesidir. bununda nedeni aslında yahuda nüfusunun artış hızıdır. bu günkü israili oluşturan kimseler yani.
ardından roma hristiyanlığı tüm ülkeye yayar ve romalı olmak ile hristiyan olmak nerdeyse aynı kavramdır. roma milliyetçiliği hristiyanlık üzerinde dönmeye başlar. bu nedenle roma hristiyan olmayan her kesi barbar ilan ederek onlara saldırır. bünyesinde bulunan kavimler hristiyanlaşmak istemezler. celtler norweçliler iskandinavlar galyalılar gothlar gibi.. roma onlara saldırıp istila ederek zorla ve işkencelerle hristiyanlığı dikte eder. romanın temel amacı kültürlerini asimile edip onları romanın bir parçası haline getirmektir. (ki zira norweç black metalcileri milliyetçi görüşleriyle bu tarihi nedenlerden ötürü hristiyanlık karşıtı ve ya pagandırlar) nerdeyse bunu tamamen başaracakken biz geliriz hun türkleri olarak doğudan ve ortalığıda baya bi dağıtırız:Cachondon: ne roma kalır ne de o barbar kavimler. bir çoğu bizden kaçarak roma sınıflarına içlerine kadar girer ve orda kendi özerk devletlerini kurarlar. avrupa bu olayla şekillenecektir. gothlar vizigothlar celtler galyalılar saksonlar iskandinavlar.. bu günkü ispanya fransa almanya ingiltereyi kuracaklardır. ancak bu kavimler avrupa tek tek özerk ülke statüsünü kazanırken ve roma dağılırken yinede roma ve hristiyan kültürünün etkisi devam etmektedir ve bu kavimlerde kendi benlik ve kültürlerini kaybetmişlerdir. zira en basit örneğiyle almanya ilk kurulduğunda kutsal roma germen şeklinde bir isim almıştır.
paganlığını koruyabilen en kuzeyde ki kavimler ve britanya topraklarında ki celtler kalmıştır ancak celt toplumu da yavaş yavaş hristiyanlaşmaktadır. zira zaten biz hun türklerinden ölesiye korkarak kaçan ve hatta bu uğurda denizi bile geçip britania adasına çıkan saksonların saldırılarıyla yıpranıp nihayetinde sakson egemenliğine girdiğine tamamen hristiyan olur celt toplumuda..
günümüze gelirsek. düşünüyorum da eğer ki panteizm felsefesinde ki dinleri - inançları benimseydi insanlar bu gün ne savaşlar olurdu ne küresel ısınma ne de benzeri şeyler. bu gün ütopya olarak tanımlayabileceğimiz bir topluluk oluşturmuş olurduk.
paganizm hakkında başka başka bilgi vermek gerekirse: gerçek bir hoşgörü diniydi. eski çağlarda; paganlar, kendilerinden olmayanı kötü görmez, kesip biçmeye kalkmazlardı. felsefeleri gereği de doğayla bir bütün oluşturmaya çalışır, ona zarar vermezlerdi. ayrıca kadın-erkek eşitliğinin dünya tarihinde doruk noktasına ulaşmasını sağlamış bir inanç sistemiydi. kadınlar, erkeklerle beraber savaşa giderler, toplumun her alanını erkeklerle paylaşırlardı ki zira şamanizmde de bu böyleydi. türklerdeki hakan - hatun olgusu burdan gelmektedir.
ne zaman ki salvation religions (kurtuluş dinleri: tek tanrılı dinler) denilen dinler piyasaya çıktı, dünya düzeni gittikçe kötüleşti. paganların kurduğu hoşgörülü toplum tarihe karıştı. insanlar, tanrı adına(!) farklı inançlarından dolayı kesilmeye, işkence görmeye, vahşice katledilmeye başlandı.
kadın, ikinci sınıf insan oldu. kadınlar toplumda ezilmeye, eve kapatılmaya başlandı. bu sadece islam için değil hristiyanlık ve museviliktede böyle olmuştu. kızıl saçı olan kadınlar, türlü otlarla ilaç yapan kadınlar, cadı oldukları gerekçesiyle öldürüldü. kuzey avrupada özellikle katliamlar yaşandı.
paganların dünya'ya verdikleri önem, paganlarla birlikte yok oldu gitti. insanoğlu, varlığı bile kanıtlanmamış bir cennet hayaliyle yaşar oldu. dünyayı, korunması gereken kutsal bir güzellik olarak değil, cennete gidiş bileti alabilmek için denendikleri, sınav edildikleri, içindeki bütün canlılarla beraber onların hizmetine sunulmuş ucuz bir kütle olarak görmeye başladılar. insanlar kendilerini dünyadaki canlılardan üstün görmeye başladılar. en basitinden bir örnek: Bingölde ayıya taş ve sopayla işkence
insanlar tanrıları uğruna ölmek için can atar oldu. büyük ordular kurdular ve aralarında hiçbir fark olmayan, sadece ismi farklı olan tanrıları için yüzyıllarca birbirlerini acımadan öldürdüler ve hala öldürmeye devam ediyorlar.
bugün paganların sayısı, tek tanrılı dinlere inanan insanların sayısından kıyaslanamayacak derecede azalmışsa, bu; dünyanın ne kadar kötüye gittiğinin bir kanıtıdır.