Sosyalizm hakkında çok derin bir araştırma yapmadan dahi İslami nizamla çok geniş ayrılıklar olduğunu görmek mümkündür.
Sosyalizm öncelikle dine sıcak bakan bir ideoloji değildir. Temelinde materyalist ve Tanrıtanımaz görüşler yatar. Bu durumda İslam ile yan yana olması ancak İslamiyeti sindirme çabası olarak adlandırılır. Zaten “din, halkı uyutmak için afyon niteliğindedir” sözünü söyleyen tabiki bir İslam alimi değildir.
Sosyalizmde diğer ideolojiler gibi “Kurani bir idarenin” özlemini çekmez, insanların hüküm sistemine dayanır, kanunlarını insanlar hazırlar. Halbuki İslam’da kanunları hazırlayan, tek hüküm sahibi Allah’tır. Biz bir makine yapsak, o makinenin nasıl çalıştığını parçaları arasındaki münasebetin en iyi nasıl olacağını, hangi kurallarla bozulmadan işleyeceğini en iyi şekilde biliriz. Ve tabi ki o makinenin kullanım kılavuzunu da, makineyi inşa eden kişi hazırlar. Bu kuralları koymayı makinenin kendisine bırakmaz. Bu makine yapay zekaya sahip olsa bile, onu inşa eden, makineden kat kat daha zekidir.
Aynı şekilde insanları da Allah yarattığına göre onların arasındaki ilişkileri düzenleyebilecek en iyi kanunu da ancak o koyabilir. Çünkü Allah insanların zaaflarını bilmektedir, DNA’larına kadar yaratan odur, insanları en iyi tanıyan Odur. insanlardan çok çok akıllıdır. Tüm ilimlere sonsuz şekilde sahiptir. Geleceği bilir. Ancak insan acizdir. Bu acizliğine rağmen, İslami ve Kurani kurallar ve hükümleri kenara itip, başka bir ideolojiye gönül vermesi de kendini Allah’tan akıllı sanması demektir. Bu da muhakkak ki şirktir ve büyüklenmedir. İnsanı da dünyayı da, evreni de Allah yarattığına göre, her yerde onun hükümleri ve istekleri geçerlidir.
Bakara 255 “Allah... O'ndan başka ilah yoktur. Diridir, kâimdir. O'nu uyuklama ve uyku tutmaz. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. İzni olmaksızın O'nun katında şefaatte bulunacak kimdir? O, önlerindekini ve arkalarındakini bilir. (Onlar ise) Dilediği kadarının dışında, O'nun ilminden hiç birşeyi kavrayıp-kuşatamazlar. O'nun kürsüsü, bütün gökleri ve yeri kaplayıp-kuşatmıştır. Onların korunması O'na güç gelmez. O, pek yücedir, pek büyüktür.”
İnsan mercimek kadar beyniyle ortaya bir ideoloji atabilir. Ancak bu atılan ideolojilerin hiç birisi Allah’ın çizdiği hayat niz***** denk olamaz, yanına bile yaklaşamaz. Bu yapılan büyüklenme ve kibir dışında birşey ifade etmez. Allah’ın yarattığı her zaman en üstündür.
Sosyalizm asla Kuranın hakimiyetini ve vahyin üstünlüğünü kabul edemez. Eğer ederse adı sosyalizm olmaz. İslami nizam olur.
İkincisi sosyalizmde özel sermaye ve özel mülkiyet hoş karşılanan bir şey olmakla birlikte kaldırılmıştır. Anca Kuran’da durum böyle değildir. Helal olmak kaydıyla mal varlığının bir sakıncası yoktur. Zekat ve vergiler normal biçimde tahsil edilir. Malda bir sınavdır. İnfak ile şükre ve sevaba dönüştürülmesi çok basittir.
Bir diğer sorunda Sosyalizmin Komünizm tehlikesini getirmesidir. Karl Marks tarihsel materyalizmi açıklarken sosyalizmi, kapitalizmden sonra, komünizmin ön aşaması kabul eder. Yani kapitalist toplum önce sosyalizme geçecek, daha sonra sosyalizmin sönüşü ile yerini komünizm alacaktır. Komünizmde Sosyalizm gibi, İslam için bir tehdittir.
Bir de sosyalizmle ilgili meşhur liderlerden meşhur şu sözler vardır ;
Lenin ;
“Bizim Programımız tamamen bilimsel, dahası materyalist dünya görüşü temeli üzerindedir... Propagandamız kaçınılmaz olarak ateizm propagandasını, gerekli bilimsel yayımların yapılmasını, otokrat feodal hükümetin bugüne kadar yasakladığı ve kovuşturduğu yazıların Parti çalışmalarımızın bir dalı haline getirilmesini de içermektedir. Bir zamanlar Engels'in Alman sosyalistlerine verdiği öğüdü şimdi bizim izlememiz gerekebilir: Onsekizinci yüzyıl Fransız Aydınlanma dönemi düşünür ve ateistlerinin yazıları çevrilmeli ve geniş ölçüde yayılmalıdır” ( kaynak : Viladimir Iliç Lenin, Sosyalizm ve Din Novaya Zihn, Sayı: 28, 3 Aralık 1905)
Mao ;
“"... Elbette, din zehirdir. İki büyük zararı vardır: Birincisi ırk anlayışını temelinden çürütür... (ve) ülkenin gelişmesini yavaşlatır. Tibet ve Moğolistan bu şekilde zehirlenmiştir." ( kaynak : tibet.com/WhitePaper/white7.html)
Lenin ;
“Sosyal Demokrasi, dünya görüşünü bilimsel sosyalizm, yani Marxizm temeline dayar. Marx ve Engels'in çeşitli kereler tekrarladıkları gibi Marxizm'in felsefi temeli, Fransa'daki 18. yüzyıl maddeciliğinin ve Almanya'daki Feuerbach (19. yüzyılın ilk yarısı) maddeciliğinin tarihsel geleneklerini benimsemiş olan, tamamen ateist ve dine karşı tavırdaki diyalektik maddeciliktir. Unutmayalım ki, Marx'ın taslak halindeyken okuduğu Engels'in Anti-Dühring'inin tamamı, maddeci ve ateist olan Dühring'i tutarlı bir maddeci olmamak ve din ile din felsefesine açık kapı bırakmakla suçlar. Yine unutmayalım ki, Engels, Ludwig Feuerbach ile ilgili yapıtında, dini ortadan kaldırmak için değil de, yeniden canlandırmak, yeni, "yüceltilmiş" bir din kurmak için savaş açtı diye Feuerbach'a çatar. "Din halkı uyutmak için kullanılan afyondur." Marx'ın bu sözü din konusundaki Marxist görüşün temel taşıdır” ( kaynak : Viladimir Iliç Lenin, Proleterya Partisinin Din Konusundaki Tutumu, Proleterya, Sayı: 45, 13 (28) Mayıs 1909)
Marks ; “Din kitlelerin afyonudur”
Benzeri onlarcası arasından rastgele seçilen bu sözler bile niyeti ortaya koymaktadır.
Dediğim gibi, İslam bir hayat tarzıdır. Ahiret ( ölüm, kıyamet, mahşer, cennet, cehennem) ve Dünya ( ekonomi, savaş, aile hukuku vb. ) ile ilgili her şeyi içerisinde barındırır. Allah Kuranda hiçbir şeyi eksik bırakmamıştır.
“Yeryüzünde hiç bir canlı ve iki kanadıyla uçan hiç bir kuş yoktur ki, sizin gibi ümmetler olmasın. Biz Kitap'ta hiç bir şeyi noksan bırakmadık, sonra onlar Rablerine toplanacaklardır.” Enam 38
O halde müslüman çalışacaksa ahiret de kendini sıkıntıya düşürüp şeyler için değil, Barış anl***** gelen İslam için çalışmalıdır.
Peygamberimiz hiçbir zaman Allah’ı reddeden fikirler ile ittifak etmemiştir. Öyleyse bizimde temelinde salt materyalizmi barındıran bir ideoloji ile ittifakımız hem gereksiz hemde İslamen yanlış olacaktır. Allah Kuran’da şöyle buyurur ;
“Andolsun, sizin için, Allah'ı ve ahiret gününü umanlar ve Allah'ı çokça zikredenler için Allah'ın Resûlü’nde güzel bir örnek vardır.” Ahzab 21
Öyleyse müslümanlar olarak bizlerin tek örnek alabileceği kişi, Allah’ın son peygamberi Hz. Muhammed Mustafadır, ve fikriyatımızda ancak onun kutlu davasıdır.
Sözlerimiz, sözlerin en güzeliyle bitsin…
Ayetlerle…
“Şüphesiz Allah, adaleti, ihsanı, yakınlara vermeyi emreder; çirkin utanmazlıklardan (fahşadan), kötülüklerden ve zorbalıklardan sakındırır. Size öğüt vermektedir, umulur ki öğüt alıp-düşünürsünüz.”
(Nahl Suresi, 90)
"De ki: "Hak geldi, batıl yok oldu. Hiç şüphesiz batıl yok olucudur." (İsra Suresi, 81)
“Hepiniz Allah'ın ipine sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah'ın üzenizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size ayetlerini böyle açıklar.” Ali imran 103
Her şeyin En doğrusunu Allah bilir…
alıntı:İshak Yusuf
Sosyalizm öncelikle dine sıcak bakan bir ideoloji değildir. Temelinde materyalist ve Tanrıtanımaz görüşler yatar. Bu durumda İslam ile yan yana olması ancak İslamiyeti sindirme çabası olarak adlandırılır. Zaten “din, halkı uyutmak için afyon niteliğindedir” sözünü söyleyen tabiki bir İslam alimi değildir.
Sosyalizmde diğer ideolojiler gibi “Kurani bir idarenin” özlemini çekmez, insanların hüküm sistemine dayanır, kanunlarını insanlar hazırlar. Halbuki İslam’da kanunları hazırlayan, tek hüküm sahibi Allah’tır. Biz bir makine yapsak, o makinenin nasıl çalıştığını parçaları arasındaki münasebetin en iyi nasıl olacağını, hangi kurallarla bozulmadan işleyeceğini en iyi şekilde biliriz. Ve tabi ki o makinenin kullanım kılavuzunu da, makineyi inşa eden kişi hazırlar. Bu kuralları koymayı makinenin kendisine bırakmaz. Bu makine yapay zekaya sahip olsa bile, onu inşa eden, makineden kat kat daha zekidir.
Aynı şekilde insanları da Allah yarattığına göre onların arasındaki ilişkileri düzenleyebilecek en iyi kanunu da ancak o koyabilir. Çünkü Allah insanların zaaflarını bilmektedir, DNA’larına kadar yaratan odur, insanları en iyi tanıyan Odur. insanlardan çok çok akıllıdır. Tüm ilimlere sonsuz şekilde sahiptir. Geleceği bilir. Ancak insan acizdir. Bu acizliğine rağmen, İslami ve Kurani kurallar ve hükümleri kenara itip, başka bir ideolojiye gönül vermesi de kendini Allah’tan akıllı sanması demektir. Bu da muhakkak ki şirktir ve büyüklenmedir. İnsanı da dünyayı da, evreni de Allah yarattığına göre, her yerde onun hükümleri ve istekleri geçerlidir.
Bakara 255 “Allah... O'ndan başka ilah yoktur. Diridir, kâimdir. O'nu uyuklama ve uyku tutmaz. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. İzni olmaksızın O'nun katında şefaatte bulunacak kimdir? O, önlerindekini ve arkalarındakini bilir. (Onlar ise) Dilediği kadarının dışında, O'nun ilminden hiç birşeyi kavrayıp-kuşatamazlar. O'nun kürsüsü, bütün gökleri ve yeri kaplayıp-kuşatmıştır. Onların korunması O'na güç gelmez. O, pek yücedir, pek büyüktür.”
İnsan mercimek kadar beyniyle ortaya bir ideoloji atabilir. Ancak bu atılan ideolojilerin hiç birisi Allah’ın çizdiği hayat niz***** denk olamaz, yanına bile yaklaşamaz. Bu yapılan büyüklenme ve kibir dışında birşey ifade etmez. Allah’ın yarattığı her zaman en üstündür.
Sosyalizm asla Kuranın hakimiyetini ve vahyin üstünlüğünü kabul edemez. Eğer ederse adı sosyalizm olmaz. İslami nizam olur.
İkincisi sosyalizmde özel sermaye ve özel mülkiyet hoş karşılanan bir şey olmakla birlikte kaldırılmıştır. Anca Kuran’da durum böyle değildir. Helal olmak kaydıyla mal varlığının bir sakıncası yoktur. Zekat ve vergiler normal biçimde tahsil edilir. Malda bir sınavdır. İnfak ile şükre ve sevaba dönüştürülmesi çok basittir.
Bir diğer sorunda Sosyalizmin Komünizm tehlikesini getirmesidir. Karl Marks tarihsel materyalizmi açıklarken sosyalizmi, kapitalizmden sonra, komünizmin ön aşaması kabul eder. Yani kapitalist toplum önce sosyalizme geçecek, daha sonra sosyalizmin sönüşü ile yerini komünizm alacaktır. Komünizmde Sosyalizm gibi, İslam için bir tehdittir.
Bir de sosyalizmle ilgili meşhur liderlerden meşhur şu sözler vardır ;
Lenin ;
“Bizim Programımız tamamen bilimsel, dahası materyalist dünya görüşü temeli üzerindedir... Propagandamız kaçınılmaz olarak ateizm propagandasını, gerekli bilimsel yayımların yapılmasını, otokrat feodal hükümetin bugüne kadar yasakladığı ve kovuşturduğu yazıların Parti çalışmalarımızın bir dalı haline getirilmesini de içermektedir. Bir zamanlar Engels'in Alman sosyalistlerine verdiği öğüdü şimdi bizim izlememiz gerekebilir: Onsekizinci yüzyıl Fransız Aydınlanma dönemi düşünür ve ateistlerinin yazıları çevrilmeli ve geniş ölçüde yayılmalıdır” ( kaynak : Viladimir Iliç Lenin, Sosyalizm ve Din Novaya Zihn, Sayı: 28, 3 Aralık 1905)
Mao ;
“"... Elbette, din zehirdir. İki büyük zararı vardır: Birincisi ırk anlayışını temelinden çürütür... (ve) ülkenin gelişmesini yavaşlatır. Tibet ve Moğolistan bu şekilde zehirlenmiştir." ( kaynak : tibet.com/WhitePaper/white7.html)
Lenin ;
“Sosyal Demokrasi, dünya görüşünü bilimsel sosyalizm, yani Marxizm temeline dayar. Marx ve Engels'in çeşitli kereler tekrarladıkları gibi Marxizm'in felsefi temeli, Fransa'daki 18. yüzyıl maddeciliğinin ve Almanya'daki Feuerbach (19. yüzyılın ilk yarısı) maddeciliğinin tarihsel geleneklerini benimsemiş olan, tamamen ateist ve dine karşı tavırdaki diyalektik maddeciliktir. Unutmayalım ki, Marx'ın taslak halindeyken okuduğu Engels'in Anti-Dühring'inin tamamı, maddeci ve ateist olan Dühring'i tutarlı bir maddeci olmamak ve din ile din felsefesine açık kapı bırakmakla suçlar. Yine unutmayalım ki, Engels, Ludwig Feuerbach ile ilgili yapıtında, dini ortadan kaldırmak için değil de, yeniden canlandırmak, yeni, "yüceltilmiş" bir din kurmak için savaş açtı diye Feuerbach'a çatar. "Din halkı uyutmak için kullanılan afyondur." Marx'ın bu sözü din konusundaki Marxist görüşün temel taşıdır” ( kaynak : Viladimir Iliç Lenin, Proleterya Partisinin Din Konusundaki Tutumu, Proleterya, Sayı: 45, 13 (28) Mayıs 1909)
Marks ; “Din kitlelerin afyonudur”
Benzeri onlarcası arasından rastgele seçilen bu sözler bile niyeti ortaya koymaktadır.
Dediğim gibi, İslam bir hayat tarzıdır. Ahiret ( ölüm, kıyamet, mahşer, cennet, cehennem) ve Dünya ( ekonomi, savaş, aile hukuku vb. ) ile ilgili her şeyi içerisinde barındırır. Allah Kuranda hiçbir şeyi eksik bırakmamıştır.
“Yeryüzünde hiç bir canlı ve iki kanadıyla uçan hiç bir kuş yoktur ki, sizin gibi ümmetler olmasın. Biz Kitap'ta hiç bir şeyi noksan bırakmadık, sonra onlar Rablerine toplanacaklardır.” Enam 38
O halde müslüman çalışacaksa ahiret de kendini sıkıntıya düşürüp şeyler için değil, Barış anl***** gelen İslam için çalışmalıdır.
Peygamberimiz hiçbir zaman Allah’ı reddeden fikirler ile ittifak etmemiştir. Öyleyse bizimde temelinde salt materyalizmi barındıran bir ideoloji ile ittifakımız hem gereksiz hemde İslamen yanlış olacaktır. Allah Kuran’da şöyle buyurur ;
“Andolsun, sizin için, Allah'ı ve ahiret gününü umanlar ve Allah'ı çokça zikredenler için Allah'ın Resûlü’nde güzel bir örnek vardır.” Ahzab 21
Öyleyse müslümanlar olarak bizlerin tek örnek alabileceği kişi, Allah’ın son peygamberi Hz. Muhammed Mustafadır, ve fikriyatımızda ancak onun kutlu davasıdır.
Sözlerimiz, sözlerin en güzeliyle bitsin…
Ayetlerle…
“Şüphesiz Allah, adaleti, ihsanı, yakınlara vermeyi emreder; çirkin utanmazlıklardan (fahşadan), kötülüklerden ve zorbalıklardan sakındırır. Size öğüt vermektedir, umulur ki öğüt alıp-düşünürsünüz.”
(Nahl Suresi, 90)
"De ki: "Hak geldi, batıl yok oldu. Hiç şüphesiz batıl yok olucudur." (İsra Suresi, 81)
“Hepiniz Allah'ın ipine sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah'ın üzenizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size ayetlerini böyle açıklar.” Ali imran 103
Her şeyin En doğrusunu Allah bilir…
alıntı:İshak Yusuf